Fenerbahçe – Dinamo Kiev maçında öne çıkan 2 detay! ‘Jorge Jesus, Arao ve İsmail Yüksek…’

Fenerbahçe’nin Dinamo Kiev ile 0-0 berabere kaldığı Şampiyonlar Ligi 2. ön eleme turunda Jorge Jesus, ilk resmi sınavına çıktı. Saha kenarında bir an olsun yerinde durmayan Portekizli teknik adam geçtiğimiz sezondan 8 oyuncunun yanı sıra takıma yeni katılan Willian Arao ile Joshua Kinge ilk 11de forma verdi.

Portekizli teknik adam geçtiğimiz sezonu Bursasporda geçiren ve kamp döneminde etkili bir şekilde performans gösteren İsmail Yüksek’i de 11de sahaya sürdü. Maç boyunca yedek kulübesinde hareketli olduğu gözlemlenen Jorge Jesus, sık sık oyuncularını uyardı.

Fenerbahçe’nin başında ilk kez resmi maçına çıkan Portekizli çalıştırıcı, ikinci devrede Bruma’nın top kaybı yaptığı pozisyonda çılgına döndüğü de ekranlara yansıdı. 67 yaşındaki teknik adamın son bölümde de takımı atağa çıkarken geri geri koşarak takımına destek vermesi ve maçı yaşaması da dikkat çekti.

Fenerbahçe, Polonya’da genel olarak iyi oyun ortaya koyarken sahadaki 11 ve sonradan oyuna girenler, temmuz ayına göre fiziki olarak iyi görüntü verdiler. Rakibine net pozisyon fırsatı göstermeyen sarı lacivertlilerin Avrupa’daki ilk sınavını yazarlarımız Uğur Meleke ve Banu Yelkovan köşelerinde değerlendirdi. 

Uğur Meleke: Bu eşleşme 180 dakikada bitmeyebilir

Jorge Jesus şu anda Süper Lig’in hem kafa kağıdı, hem de mesleki hikaye açısından en tecrübelisi. Mircea Lucescu da Avrupa’nın top 15 liginin en yaşlı teknik adamı. Doğu Avrupa’nın Alex Ferguson’ı diyorlar ona Ukrayna’da. Bu seviyelerde olağanüstü deneyimli iki teknik adamın karşılaşmasının bir taktik savaşa, adeta bir satranç müsabakasına dönmesi normal. Bu taktik savaşın ilk ayağı dün Lodz’daydı. İkinci ayak 6 gün sonra Kadıköy’de. İki hoca da o kadar özenli ve o denli kontrollüler ki, bu eşleşmenin sonucunun 180 dakikanın son anına kadar belli olmaması, hatta daha da ötesine uzaması mümkün.

LOBANOVSKIY’NİN MİRASINI 2020’LERE TAŞIDILAR

Savaş gölgesindeki Dinamo ekibi belki yabancı oyuncularını kaybetti ama yerlileri de hiç yabana atılacak bir grup değil. Dün ilk 11’deki dokuz Ukraynalı’nın hepsi A milli. Sekizi Dinamo Kiev altyapısı çıkışlı. Kiev’de bu altyapıya ‘Lobanovskiy Okulu’ diyorlar. Gerçekten de Valery Lobanovskiy’nin mirasını 2020’lere taşımaya başardı Kievliler. Neredeyse tamamı altyapı çıkışlı bir takımla Avrupa’da bu seviyede iddialı olmaları takdire değer.

F.BAHÇE ÖNDE BASKI STRATEJİSİ UYGULADI

Makine düzenindeki bu Kiev ekibine karşı Fenerbahçe, Lodz’da iyi bir sınav verdi. Jesus beklendiği gibi 4-4-2 ile başladı, çoğunlukla önde baskı stratejisini tercih etti, bu baskı sonucuyla birkaç önemli pozisyon da yaratıldı. Szalai, Samuel ve Ferdi, Premier Lig standartlarında oynadılar. Yine çok iyiydiler. Beklenenin aksine yeni transfer Arao geriye yaslanarak oyun kurdu, İsmail ikiliden öne çıkan taraftı. Fenerbahçe’nin rakibine pozisyon verdiği anlardaysa iki detay ön plana çıktı:

Fotoğraf: Hüseyin Yavuz

1- Jesus’un Fenerbahçe’si önde baskıya kalabalık gidiyor. Eğer Dinamo bu baskıyı kırıp çıkarsa sarı lacivertlileri eksik yakalayabiliyor. 27 ve 69’da bu yöntemle iki fırsat buldular.

2- Dinamo Kievliler baskıyı kuramayıp uzun vurduklarında ilk topu genelde Serdar Aziz (sonra da Tisserand) karşıladı. İşte o karşılanan serseri toplarda Fenerbahçe orta sahasının daha dikkatli olması gerek. O serseri topları Dinamo orta sahası kazandığında, 24 ve 47’de iki pozisyon buldular.

Banu Yelkovan: Jesus, farkını ilk maçta gösterdi

Geçen sezonun ikinci yarısında hem oynadığı futbol hem aldığı sonuçlarla uçuşa geçen ve ligi ikinci sırada bitiren Fenerbahçe’nin, yeni teknik direktörü Jorge Jesus liderliğinde sezonun ilk resmi maçında ne yapacağı merak konusuydu. Jesus’un, teknik direktörlük kariyerindeki 13 ön eleme maçının sadece ikisini kaybetmiş; yedi eşleşmenin beşinde turu geçmeyi başarmış olması ve sezon öncesi oynadığı 6 hazırlık maçının sadece birinde berabere kalıp beşini kazanması ise sarı lacivertlileri umutlandıran faktörlerdi.

DINAMO, MÜCADELECİ BİR TAKIM

Rakip Dinamo Kiev’in en son resmi karşılaşmasını 12 Aralık 2021’de yapmış olması sadece kağıt üzerinde avantajdı; savaşa rağmen kadrosunda fazla değişiklik yapmamış Ukrayna ekibinin birbirini iyi tanıyan ve mücadeleci bir ekip olmasına ek olarak Türk futbolu için gayet tanıdık bir isim, Mircea Lucescu faktörü de hanelerinde artı olarak yazmaktaydı.

DEFANS FAZLA AÇIK VERMEDİ

Maç boyunca iki teknik adam arasında bir taktik mücadelesi, birbirini sürekli tartan bir oyun izledik. Geçen seneden birbiriyle oynama alışkanlığı olan oyuncular yerine yeni isimleri sahaya sürmeye çekinmeyen Jesus, alameti farikası olan hücum baskısını özellikle ilk yarıda skora çeviremese de, geçen sezon savunmanın bel kemiği olmuş Kim Min-Jae gibi önemli bir ismin eksikliğine rağmen defansta fazla açık vermeden, gol olmasa da gol beklentisi açısından daha üstün bir ekip izletti. İyi geçen hazırlık dönemine rağmen yeni oyuncuları henüz tam olarak birbirine alışmamış görüntü veren Fenerbahçe, turu ikinci maça bıraktı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir