Enflasyon ve Dolar Düşecek, Cari Fazla Verecektik: Türkiye Ekonomisi 6 Ayda Nereden Nereye Geldi?

Nereden başlayacağımızı bilmediğimiz yerde bize Merkez Bankası yol gösterdi. ‘Fiyat istikrarını sağlamak’ temel görevi ile çıkılan yolda önce 2021 yılında açıklanan 4. Enflasyon Raporu toplantısında bir sürpriz vardı. Eylül ayında aylar sonra başlanan faiz indirimi Ekim toplantısında dozu artarak sürünce herkesin sorusu bu yönde oldu. Tabi ya yüzde 19,25 olan enflasyon yüzde 19 ile başladığı Eylül ayında faiz 18’e indi, enflasyon 19,58’e çıktı. Ekim’de faiz 16’ya indi, enflasyon 19,89’a çıktı. Buraya kadar aslında her şey sakindi. Sonra ne olduysa rakamlar virajı alıp, düz yolu bulunca, biraz gaza bastı.

Merkez Bankası Şahap Kavcıoğlu, faiz indirimleri başladığında uzmanların ‘ya enflasyon?’ sorularına önce ‘çekirdek enflasyon’ demişti.

Yani enerji ve gıdadan arındırılmış enflasyon. Sonra çekirdek enflasyon da yükselince, herkes ters köşe oldu. Yılın son enflasyon raporu toplantısında, Kavcıoğlu, enflasyon temel öncelik olarak kalmakla birlikte, para politikasında değişiklik yapmayarak cari açık önleme yönünde hareket planları olduğunu şu sözlerle açıkladı:

Türkiye, ana akım iktisatçılarımız bu unsuru tartışmalı. Kalıcı olarak fiyat istikrarı sağlamak istiyorsak cari açık ve buna bağlı finansman ihtiyacını ortadan kaldırmalıyız.

Ekim’den Aralık’a geldik

O dönem yoğun geçse de detaylara girersek sayfalarca yazı çıkar, o yüzden Kasım ve Aralık aylarında Merkez Bankası’nın faiz indirimleri devam ederken, önemli bir görev değişimi oldu. Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan görevinden af istedi ve affedildi. Yerine de uzun zamandır Bakan Yardımcılığı görevinde olan Nureddin Nebati getirildi. Nebati, 6 aydır bulunduğu makamında renkli bir kişilik olarak bir çok kez manşetlere de damgasını vurdu.

Tabi bu günlerde durum daha ciddi. Malum bugün TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranı ivme kavbıyla(!) yüreklere su serperken, yine de daha ciddi rakamlar var

Ama biz 6 ayda ekonomiye bakmak istiyoruz. Neden 6 ay? O zaman filmi geriye saralım

30 Kasım 2021 günlerden salı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin MYK toplantısında partisinin yetkililerine Çin modelini örnek verdi. O günlerde fazlasıyla tartışılan konu Türkiye’ye uyar mı? Nedir Çin modeli? Benzer yanlarımız, farklı yanlarımız gibi bir çok alanda konuşuldu. Sonra Çin modeli değil denildi. Türkiye modeli denildi. Modele isim bulamadık.

AKP MYK üyelerine modelin bir tablosu ve vadesi Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından şu şekilde anlatıldı

www.hurriyet.com.tr

Ekonominin 4 sacayağı bulunuyor. Bunlar; enflasyon, ihracat, faiz ve üretim. Enflasyon ekonomik göstergeler doğrultusunda gelişiyor. Ancak ihracat ve faiz belirlenebiliyor. Türkiye’yi üretimle büyütmek, faiz kıskacından çıkarmak ve bunun tamamen bitirilmesi için ‘ekonomide yeni dönemi’ başlattık. Kararları da bu yönde alıyoruz. Bu kararlar yeni Ekonomi politikasının uygulanması noktasında önemli. Altı aylık bir süreç öngörüyoruz. Zor olanı seçtik ama 4-5 aya toparlanacağız, 6 ay sonra ise meyvelerini yiyeceğiz. Vatandaş da bunu hissedecek. Üretimle yabancı yatırımcıların dikkatini çekeceğiz. Çin böyle büyümüş. Biz onlardan daha avantajlıyız. Biz pazara daha yakınız.

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati bu konuşmanın akabindeki günlerde göreve geldi.

Göreve geldiği ilk günlerde katıldığı bir yayında ise, “Hani şöyle hayal edersiniz ya ‘Bir uyusam da altı ay sonra uyansam’ diye… Bir uyuyun altı ay sonra uyanın Türkiye’de… Çok farklı noktalarda olacağız.” dedi.

Bakan Nebati’nin göreve ilk geldiği günlerde açıklanan Kasım 2021 enflasyonu %21,31 olmuştu. Faiz oranları ise %15’ti.

O ay açıklanan PPK kararında 100 baz puanlık bir faiz indirimi daha geldi. Yüzde 14’e çekilen faiz oranları sonrasında 5 aydır bir değişim yapılmıyor. 

Zaten Bakan da toplantı ve yayınlarda faizi önemsizleştirdiklerini belirtmişti.

Ama enflasyon bu durur mu? Bugün, Mayıs 2022 enflasyonunu, TÜİK aylık yüzde 2,98, yıllık da yüzde 73,50 olarak açıkladı.

www.tcmb.gov.tr

Dolar/TL’yi de hatırlayalım.

Eylül’ün başında 8,30 TL’de olan kur, faiz indirimleri sürerken Bakan değişikliğinin yaşandığı Aralık ayının ilk gününde 13,68 ile güne başlamış, 20 Aralık’ta ise tarihi zirvesi olan 18,40 seviyesini görmüş, KKM etkisi ve diğer nedenlerle gerileyerek 2022’ye 13,37 seviyesinden başlamış bugün de 16,50 TL’de seyrediyor.

Hedeflerimizde ilk konumda olan ihracata bakalım. İhracat artıyor! Yanında ithalat bir miktara daha fazla artıyor. Dolayısıyla dış ticaret açığı da artıyor.

pbs.twimg.com

Cari fazla hedefimiz ne durumda bakalım????

pbs.twimg.com

Merkez Bankası hedefiyle Ekim 2021’de fazla veren ödemeler dengesi, kasım ve aralık aylarında açık verirken, 2018 sonrasında ocak ayında rekora ulaştı. Şubat ve mart ayında da açık devam ediyor.

Büyümeye bakalım ister misiniz? Türkiye özelinde durum bu????

pbs.twimg.com

G20 ekonomileri içinde de böyle????

pbs.twimg.com

Tüm bunlar olurken o esnada Merkez Bankası rezervleri????

pbs.twimg.com

Bugün açıklanan enflasyon oranı ile G20 ülkeleri içinde de durum bu yönde ki Avrupa’da birinciyiz

pbs.twimg.com

Tüketiciyle üretici arasında açılan fark ne zaman ve nasıl kapanacak merak konusu oluyor

pbs.twimg.com

Faiz indirimlerinden sonra yaşananlar burada da görülüyor haliyle

pbs.twimg.com

Hazine’nin faiz ve borç yükünün arttığı da görülüyor.

Nisan 2022 itibarıyla iç borç tarafında anapara ödemesi 1,483 trilyon TL olurken, faiz ödemesi anaparayı aşarak 1,743 trilyon TL oldu. Bakanın göreve geldiği Aralık 2021’de ödemelerde anapara 1,316 trilyon TL, faiz ise 794,7 milyar TL olurken, dört ayda anaparada artış yüzde 13, faizde yüzde 119 oranında oldu.

MB faizleri düşürdü ama krediler dinlemedi

Sözcü’den Erdoğan Süzer’in aktardığına göre, ihtiyaç kredisi faiz oranları 30 Kasım 2021 tarihinde yüzde 23 seviyelerindeyken, mayıs ayı sonu itibarıyla yüzde 28’in üzerinde çıktı. Eylül ayı başlarında yani Merkez Bankası faizleri yüzde 19’dayken, ticari kredi faizleri yüzde 21 seviyelerinden, kasım ayı sonunda yüzde 18’e kadar gerilerken, şu günlerde yeniden yüzde 21 civarında seyrediyor. Merkez Bankası faizleri yüzde 14 seviyesinde bulunuyor. Faizlerde MB faizinin 3 puan üzerine kadar mevduat ve KKM oranları da bu kısımda etkili oluyor.

6 ayda ekonomide gelinen durum bu şekilde görünüyor.

Yaşananlar haliyle en çok dar gelirli ya da sabit gelirli vatandaşı zorluyor. Bu dönemde şirket karlıklarında görülen artışlar, mevduat gelirlerinin dolara endekslenmesi gibi uygulamalar bir kesimi korurken, orta sınıfın eridiğini, maaşlara yapılan zamların ilk aylarda tükendiğini hepimiz yaşıyoruz. Akaryakıta gelen zamlar her alanda etkili olurken, evler, kiralar, arabalar her şey uçuyor bir yandan. Ödeme zorlukları çekenleri de takibe düşenler ve icra dosyaları sayılarında takip ediyoruz.  

Bundan 6 ay sonra nasıl olur sizce? Yorumlarda buluşalım.????

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir