Cumhurbaşkanı Erdoğan, Van’da düzenlenen toplu açılış törenine katıldı.
Erdoğan, Beşyol Meydanı’ndaki törende şunları söyledi:
“Van bizi bilir”
“Van bizi bilir. Biz de Van’ı biliriz. Hamdolsun, havalimanından buraya kadar caddenin kenarlarında on binlerin bizi bağırlarına bastığını görmek hakikaten bizim için ayrı bir mutluluk oldu.
“O birilerini yolda bırakacaktır”
Van, bu gidişiyle, attığı bu adımla o birilerini yolda bırakacaktır. Hanım kardeşlerimin coşkusu, ana kademenin, gençlerin coşkusunu görüyorum ve size de inanıyorum.
“Van’ın hep yanında olduk”
Deprem yaralarının sarılmasından terör belasının define kadar Van’ın tüm mücadelesinde hep yanında olduk. Bu kadim şehrin asırlık ihmallerinin telafisinde, ihtiyaçlarının giderilmesinde, insanımızın layık olduğu demokrasi ve kalkınma adımlarının atılmasında hep Van’la omuz omuzaydık.
“En küçük bir faydalarının dokunmadığını biliyorsunuz”
Sizlere olan muhabbetimizi kalbimizin derinliklerinden kopup gelen bir hissiyatla ifade etmiştim. Yıllarca Vanlıların tertemiz duygularını istismar edenlerin, bu şehre sadece zarar verdiğini, en küçük bir faydalarının dokunmadığını en iyi sizler biliyorsunuz.
Allah aşkına soruyorum, Van’ı susuz bıraktılar mı? Suyunu kestiler, kimin su sorununu çözmesi gerekirdi? Van Büyükşehir Belediyesi’nin. Ama bunu yapmadılar.
“Su sorununu Kürt Türk ayırt etmeksizin çözdük”
Peki Erdoğan, Devlet Su İşleri’ni görevlendirmek suretiyle Van’ın su sorununu çözdü mü? Niye? Ben şuna inanıyorum: Benim burada Kürt kardeşlerimi susuz bırakmaya kimsenin hakkı yok diyordum. Su sorununu da biz Kürt Türk ayırt etmeksizin çözdük.
“Aradaki fark 20 yıllık değil, asırlık”
Hükümete geldiğimiz günden beri Van’ı yeni projelerle, yatırımlarla, hizmetlerle kalkındırmak için çalıştık, çabaladık.
Geçmişte nice hükümetler geldi, geçti. Nice siyasi kadrolar yönetimde bulundu. Hangisi Van’ı bu seviyede eser ve hizmetlerle kalkındırdı, geliştirdi? Hiçbiri.
Yaşı yetenler bizzat kendileri, yetmeyenler büyüklerine sorup öğrenerek, şu canım şehrin 25-30-40 yıl önceki haliyle bugünü bir karşılaştırsınlar. Aklı, vicdanı, ahlakı olan herkes, bu mukayesenin ardından, aradaki farkın 20 yıllık değil, asırlık olduğunu kabul edecektir.”