ABD’nin Ohio eyaletinin Willoughby kentinde yaşayan Mark Madger, 11 Ocak 1980 günü akşam saatlerinde işten konuta döndüğünde kâbuslarında bile görmediği kadar fecî bir sahneyle karşılaştı.
25 yaşındaki eşi Nadine, kanlar içinde yemek odasının yerinde yatıyordu. Bedeninin her yeri bıçak yaralarıyla doluydu. Bu yaralara neden olan kasap bıçağı da hala gövdesine saplı haldeydi.
Çiftin şimdi 6 aylık olan oğulları Daniel ise saçının teline bile ziyan gelmemiş halde oyun kafesinin içinde oturuyordu.
Yapılan incelemede, cinayetin 13.00-17.00 saatleri ortasında işlendiği ve cinayet silahının Madger ailesinin mutfağında kullanılan bıçak setinin bir kesimi olduğu anlaşıldı. Pekala lakin bu gencecik anneyi kim, neden öldürmek istemişti?
DNA TAHLİLİ GERÇEKLERİ ORTAYA ÇIKARDI
Polis 40 yıldan fazla mühlet boyunca, Nadine’in katilini arasa da davada en ufak bir ilerleme kaydedilemedi. Lakin yakın vakitte isimli bilimlerde yaşanan birtakım gelişmeler ve birkaç kritik ipucu, cinayetin aydınlatılmasını sağladı.
Willoughby Emniyet Müdürü Jim Schultz, 13 Temmuz günü yaptığı açıklamada, Virginia’daki bir DNA test laboratuvarının yardımı ile kimliği aşikâr olmayan şüphelinin aile ağacını oluşturmayı başardıklarını ve katili bulduklarını açıkladı.
Schultz, çalışmaları sonucunda ulaştıkları ismin eski bir Deniz Piyadesi olan Stephen Joseph Simcak olduğunu söyledi.
Ancak Simcak’ın 2018 yılında ölmüş olduğu anlaşıldı. Hasebiyle Nadine’i neden öldürdüğü konusundaki sorular karşılıksız kaldı.
Mark ve Daniel Madger basın toplantısında konuştu
KOMŞUNUN GÖRGÜ TANIKLIĞINDAN KANLI TİŞÖRTE
Nadine’in öldürülmesinden sonraki iki yıl boyunca Willoughby polisi faili aradı ancak hiçbir sonuca ulaşamadı. Eldeki en güçlü ipucu bir komşunu tanıklığıydı. Komşu olay sırasında daha evvel hiç görmediği kanarya sarısı bir spor arabanın, Madger’ların Grove Bulvarı üzerindeki meskeninin önünde park etmiş olduğunu hatırlıyordu.
1996 yılında isimli tıp laboratuvarı, cinayet sırasında Nadine’in üzerinde olan tişörtü tahlil ettiğinde değişik bir sonuçla karşılaştı. Kan lekelerinin kimileri kimliği belirli olmayan bir erkeğe, yani katile aitti.
2014 yılında bu defa tişörtteki lekelere damlacık dağılım tahlili yapıldı. Buradan anlaşılan ise katilin yaralı halde Nadine’in üzerine eğildiği ve kanının bayanın vücuduna damladığıydı.
Ancak o yıllarda soruşturmayı yürütmekte olan Dedektif Gabriel Sleigh’in deyişiyle, “fail bulunamıyordu”.
ÖNCE ŞÜPHELİNİN EŞKALİ BELİRLENDİ
Willoughby Emniyet Müdürlüğü, 2018 yılında merkezi Virginia’da bulunan DNA test şirketi Parabon NanoLabs’den yardım istedi.
Laboratuvarın yaptığı birinci şey fenotipleme oldu, yani şüphelinin DNA’sındaki bilgiler kullanılarak fizikî özellikleri belirlendi. Buna nazaran katilin beyaz derili, sarı saçlı, mavi gözlü ve Doğu Avrupa kökenli olması gerekiyordu.
Dedektif Sleigh, “O noktada birçok kişiyi kuşkulu listesinden silmeyi başardık” dedi.
Parabon NanoLabs, gelişmiş DNA testleri aracılığıyla kolluk güçlerine yıllar boyunca çözülememiş davaların aydınlatılmasında takviye oluyor ve son devirde ABD basınında sık sık gündeme geliyor.
DNA DATA TABANLARINDAN AKRABALARI BULUNDU
Ardından şüphelinin DNA profili, aile ağacını oluşturmak isteyenlere hizmet veren iki büyük data tabanı olan Ancestry ve 23nMe’ye yüklendi. Bu etapta iki uzak kuzene ulaşıldı ancak bu bilgi polisleri bir isme götürmek için kâfi değildi.
Onun yerine bu kuzenlerin aile ağaçları oluşturularak 1800’lerde yaşamış bir ikili ulaşıldı. Oradan başlayarak çizilen ağaç vakit zaman çeşitli yan yollara sapsa da nihayet polisi Simcak’a ulaştırdı.
Ancak kuşkulu o tarihte çoktan ölmüştü ve hayattayken rastgele bir DNA data tabanında kaydı oluşturulmamıştı. O nedenle bu ipucu doğrulanamıyordu.
Ne var ki Simcak’ın kendisinden evvel ölmüş bir erkek torunu vardı ve isimli tabibin elinde bu torunun DNA örnekleri bulunuyordu. Kanlı tişörtten alınan örneklerle ölmüş torunun DNA’sı kıyaslandı ve katilin Simcak olduğu katılaştı.
Simcak’ın iş yeri kayıtları en değerli kanıtlardan biri oldu
SADECE BİR GÜN İŞE GİTMEMİŞ
Ancak soruşturma burada bitmedi.
Dedektif Sleigh, Simcak’ın geçmişini araştırdığında, 1980 yılında parlak sarı bir Dodge Dart araba sahibi olduğunu keşfetti.
Dahası Simcak 1965 ile 2002 yılları ortasındaki periyotta Lincoln Electric’te çalışmıştı. Şirketin 1980 yılına ilişkin eski kayıtları incelendiğinde, Simcak’ın yalnızca bir gün işe gitmediği anlaşıldı: O gün takvimler 11 Ocak’ı gösteriyordu.
İkinci vardiyada çalışacak olan Simcak iş yerini aramış ve grip olduğunu belirtmişti. Kayıtlara nazaran işe dönüş tarihi 14 Ocak’tı.
Polis, üstte da dediğimiz üzere eski bir Deniz Piyadesi olan Simcak’ın, 1963 yılından öldüğü tarihe kadar birebir bayana evli kaldığını, ikisi üvey üçü öz beş çocuk babası olduğunu söyledi. 1963’ten 2002’ye kadar Eastlake’te yaşayan Simcak, o tarihte New York’un Bemus kentine taşınmıştı.
Simcak’ın Lincoln Electric’in yanında lokal bir çiçekçide teslimat vazifelisi olduğu, vakit zaman da bir şarap üreticisinde çalıştığı belirtildi.
Simcak’ın 1963’te evlendiği eşi Mary Ann de 2019’da hayatını kaybetmiş. Bu fotoğraf mevt ilanından…
Simcak’ın 1963’te evlendiği eşi Mary Ann de 2019’da hayatını kaybetmiş. Bu fotoğraf mevt ilanından…
MADGER AİLESİNİN ÖFKESİ DİNMEDİ
Polis katil 42 yıl sonra buldu lakin sonuç Madger ailesini tatmin etmedi.
Katilin yargılanamayacak olmasının kendisini rahatsız ettiğini belirten Daniel Madger, “42 yılın akabinde nihayet annemi benden alan, hem de bunu benim gözlerimin önünde akla gelebilecek en gaddar biçimde yapan canavarın kim olduğunu nihayet biliyorum” dedi.
Soruşturmanın ayrıntılarının paylaşıldığı basın toplantısında konuşan Daniel, “Özgür ve dertsiz bir insan olarak ölmüş olması beni kızdırıyor ve üzüyor” diye konuştu.
Öfkeden titreyerek konuşmaya çalışan Baba Mark Madger ise “Hayatta kalmak için çok savaştı lakin hiç baht yoktu. Nadine bunu hak etmedi. Şayet cehennemde bir yer varsa, katilin ortada olduğunu ve orada çürüdüğünü biliyorum” dedi.
Bunca yıldan sonra bir katilin kimliğinin tespit edilmesinin kendisini şoke ettiğini de kelamlarına ekleyen Madger, “Nadine’in katili asla bulunamayacak sanıyordum” sözlerini kullandı.